Kadının Gazetesi
Almanya’daki Beslenme Enstitüsünün yaptığı ve 35-65 yaşlarındaki yaklaşık 20.000 kişinin 10 yıl takibi sonrası yayınladığı bir araştırmaya göre elde edilen sonuçlar:
• Her gün yenilen 1 kare (çikolata barının küçük bir kare parçası) toplumda kalp krizi ve felç (inme) riskini %40 azaltmaktadır,
• Çikolatanın inme riskini kalp krizine oranla daha fazla düşürdüğü saptanmıştır,
• Her gün yenilen 7,5 gr çikolata tansiyonu düşürebiliyor. Düzenli yenen az miktarlardaki çikolatanın tansiyon miktarında 20-40 mmHg kadar düşüşe yol açabilmektedir.
• Başka bir deneysel çalışmada da çikolatanın beyin kan akımını arttırdığı ve bu yolla felç riskini azalttığı saptanmıştır,
• Amerika’daki çalışmalarda saptanmış olan bir diğer yarar da damar duvarı ve trombosit fonksiyonu üzerindeki etkiyle Kalp ve Damar hastalıklarında düşüşe neden olduğu saptanmıştır.
Çikolatanın bu etkilere yapımında kullanılan kakao çekirdeklerinde mevcut olan yüksek oranlardaki flavanol maddesinin doğal yollarla tansiyon düşürücü etkisinin olmasıdır. Damarlar üzerindeki yararları ise oksidatif stresi azaltarak, bir başka deyişle anti-oksidan etki yaratarak gerçekleşir. Standart sütlü çikolata %25 ya da daha az kakao içerirken bitter çikolata ise %75 oranında kakao ihtiva edebilir.
Bütün bu yararları sıraladıktan sonra hemen gidip çikolataya hücum etmeden önce 100 gr çikolatanın 500 kalori içerdiği de unutulmamalıdır. İçerdiği doymuş yağların ve yüksek kalori düzeyinin kilo alımına ve kolesterol seviyelerinde yükselmeye yol açtığı da göz önünde bulundurulmalıdır. Aşırıya kaçılmadan alınan gıdalar bize katı-kısıtlanmış bir hayattan daha az zarar verecektir.
Kalp ve damar sağlığımız için küçük oranlarda bitter çikolatayı beslenme alışkanlıklarımıza eklerken besinlerimiz arasına meyve, sebze ve balık yağını da eklemeyi unutmamamız gerekmektedir. Her gün yapacağımız tempolu 20 – 30 dakikalık yürüyüşlerin bütün damar sistemimize katkısı ise artık tartışılmamaktadır.