Eczacılık Kongresi’nin davetlisi olarak Türkiye’ye gelen dünyaca ünlü fütürist Ramez Naam, gelecekte insanlığı nelerin beklediğini anlattı. Naam’a göre kök hücre tedavisindeki gelişmeler tıpta çığır açacak, bu sayede organ ve doku nakline ihtiyaç kalmayacak.
En büyük risk: Kalp hastalıkları ve alzheimer
Yakın gelecekte insanlık hangi çeşit hastalıklarla ve bundan kaynaklı ne tarz risklerle karşı karşıya kalacak?
İnsanların bulaşıcı hastalıklar nedeniyle öldüğü bir dönemden, yaşlanmanın getirdiği rahatsızlıklardan dolayı öldüğü bir döneme doğru geçiyoruz. Daha önce bulaşıcı hastalıklar ölüm sebepleri sıralamasında birinci sıradaydı, bugün ise onun yerinde kalp krizi oturuyor. Yakın gelecekte de bu eğilim devam edecek ve insanlar uzun yaşadıkça alzheimer gibi hastalıklara daha sık yakalanacak. Bunun dışında diyabet gibi metabolik bozukluklar sıkça karşımıza çıkabilecek.
Önce yaşlanma hedef alınmalı!
Peki, tıp dünyası bu hastalıklar karşısında ne tarz çözümler üretmeyi planlıyor?
Şu an, yaşlanmayla ortaya çıkan alzheimer, kanser, kalp krizi, diyabet, felç ve benzeri hastalıkların tedavisini bulmak için verilen bir yarış var. Ne yazık ki bu hastalıklardan birini elemeyi başarsanız bile insanın genel sağlığı üzerinde şaşırtıcı derecede ufak bir etki yaratabiliyorsunuz. Bunun sebebi ise yaşlanmanın öncelikli etkisi… Eğer ki yaşlanmanın neden olduğu bu hastalıklarla ilgili maksimum etkiyi yaratmak istiyorsak, önce yaşlanma sürecinin kendisi hedef alınmalı.
Ölümcül hastalıklar etkisini çabuk kaybediyor
Yakın zamanda kuş gribi, SARS ve domuz gribi gibi bulaşıcı hastalıklar ortaya çıkmış, ama etkisini bir anda yitirmişti. Bunun nedeni nedir?
Tıp dünyası çok çabuk alarm verdiği için bir anlamda bu hastalıkların beklenenden daha az kişinin ölümüne neden olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü Ebola virüsü gibi semptomlarını belli ettikten kısa bir süre sonra ölüme yol açan hastalıkların yayılma kapasitesi giderek azalır. Bu virüse yakalanan ve bundan kurtulmayı başaran hastaların virüsün yayılmasını durdurduklarını gözlemledik. Semptomlarını yavaş yavaş belli eden ve kurbanını hastalığı yayması için hemen öldürmeyen SARS ve kuş gribi gibi bulaşıcı hastalıklar ise tıbbi müdahaleye zaman tanıdıklarından öldürme oranları daha düşüktür.
Sinir sistemi kontrol edilecek Şu an ülkemizde yüz, kol ve bacak nakilleri gibi hayret uyandıran işlemler yapılıyor. Peki, tıp daha ne kadar ileriye gidebilir?
Önümüzdeki on yıl içerisinde tıp alanında bizi sıra dışı gelişmeler bekliyor. Şu an görme engellilere görüş sağlayabilmek için yapılan yapay göz ya da retinaya doku implantı araştırmaları devam ediyor. Bunun yanında sinir sistemiyle doğrudan bağlantı kurarak, insanların düşünceleriyle kontrol edebilecekleri yeni yapay uzuv projeleri var.
Gelecek kök hücrede
Peki, kök hücre konusunda ne gibi çalışmalar yapılıyor?
Geçen yıl soluk borusunda hasar olan bir kadının, vücudundan alınan hücrelerle yeni bir soluk borusu oluşturdular. Bu ameliyatla yerleştirildi ve hasta şu an oldukça iyi nefes alıyor. Yeni organ üretmede gerekli doku üretimini sağlayan makinelerde her ay yeni bir gelişme oluyor. Yakın geçmişte, kendini yenilemekte zayıf olan dokuların kök hücre tedavisiyle iyileşebileceği konusundaki verileri gördük. Geçen yıl içinde kök hücrelerin, hasarlı kalpleri iyileştirebildiğine, kıkırdak etrafındaki zarar görmüş bağlantıyı onarabildiğine ve hatta gözdeki hasarlı korneayı bile tedavi ettiğine tanık olduk. Gelecekte kalp, bacak, kornea nakline ihtiyacımız kalmayacak, yerine hasarlı bölgeyi düzeltmek için kök hücre enjekte edilecek.
Uzun yaşamanın sırrı alışkanlıklardan geçiyor
Özellikle ABD’de insanlar ilaçların hastalığın tek çaresi olduğunu düşünüyorlar. Siz alternatif tıbbın etkili olabileceğini düşünüyor musunuz?
 Bazı alternatif tedavi yöntemleri işe yararken bazıları yaramıyor. Bu ikisini birbirinden ayırmak için üstlerinde daha fazla araştırma yapmamız gerekiyor. Gerçekten başka etkenler de var. Yaptığınız diyetin, egzersizin, sigara içip içmemenizin, alkol kullanırken aşırıya kaçıp kaçmamanızın sağlığınız üstünde dev bir etkisi var. Bizi öldürme oranı yükselen, yaşlanmayla gelen hastalıklarda ise diyetin, egzersizin ve sigaranın, ilaçtan çok çok daha büyük bir etkisi var. Eğer uzun süre yaşamak istiyorsanız, alışkanlıklarınız doktorunuzdan çok daha önemli bir faktör.
Gen tedavisi ilaçların önüne geçebilir
İstisnai hap kullanımının insan sağlığına bir zararı dokunur mu? İnsanlar ilaç tüketimi yerine ne tarz çözümler üretebilirler?
Bazı ilaçlar yıllarca kullanılmasına rağmen güvenilirdir. Bazıları ise vücutta büyük hasar yaratır. Örneğin kemoterapi ilaçlarının geniş bir alanda korkunç etkisi oluyor. Gelecekte hücrelerimizdeki genleri direkt değiştirerek daha fazla hastalığı iyileştirmeye başlayacağız. Henüz çok erken bir aşamada olan bu yönteme gen tedavisi deniliyor. Yöntem olgunlaştıkça, yaygınlaşacaktır. Gen tedavisinin çekici olan bir kısmı ise tek bir tedavinin genlerde hayat boyu kalıcı bir değişikliğe yol açması. Bu tek bir iğnenin sizi her gün kullanmanız gereken haplardan kurtarması demek oluyor. Bence bu tıp açısından en ümit verici çalışmalardan biri. Fakat bu olana kadar en doğrusu beslenmenize, egzersizlerinize dikkat ederek ve sigara içmeyerek kendinize dikkat etmenizdir.
Radikal