Doktor öldürülüyor, Tabipler Birliği “Çatışma” diyor!

Güneydoğu’da ne oluyor?

Eğer birazcık aklınız var ise..

Bölgede yaşananları, “Devlet suçlu” penceresinden yorumlayabilir misiniz?

Üç tane terörist..

Kendi kendine “özyönetim” ilan etmiş.

Devlet de..

Özyönetimin nasıl olacağını..

Ordaki teröristlere göstermek için.

Kolları sıvamış.

Silahla, özyönetim mi ilan ediyorsun?

Devlet de, silahı eline alıp, gelmiş..

“Silahla özyönetim nasıl oluyor” gösteriyor.

Niye ciyaklıyorsunuz?

Başka ne olabilirdi, nasıl çözümlenebilirdi bu olay?

Devlet 2.5 sene..

Sizin tüm çocuksu isyanlarınıza “sessiz” kalmadı mı?

“Aman, çözüm süreci bozulmasın.. Bunların çocukça hareketlerini görmezden gelelim. Sonunda silah bırakacaklarsa.. Silah bırakmanın hatırına.. Yaptıkları edepsizlikleri görmezden gelelim” demedi mi?

Dedi.

Ama edepsizlikleri..

Tekrar polis, asker vurmaya dönüştürünce..

Devletin babacan tavrının da sonu gelmiş oldu..

Şu dakikadan sonra..

Bölgedeki tüm silahlı teröristler, öyle veya böyle yok edilmeden.. Bu işin sona ereceğini kim söyleyebilir?

Bölgede kaç tane terörist var ise..

Hepsi, ya cezaevini boylayacak.. Ya da toprağın altını..

Aksi propaganda yapan HDP’lileri anlarım..

Politikacı oldukları için..

Kendi siyasi pencerelerinden olayları yorumlayacaklar..

Ama, kamu kurumu niteliğindeki meslek teşekküllerine ne diyeceğiz?

Mesela, Türk Tabipler Birliği..

Bu meslek kuruluşuna üye bir doktor, daha iki ay önce..

Bölgede, PKK’lıların kurşunları ile öldürüldü..

Bir ambulans şoförü öldürüldü..

Hemşire öldürüldü..

3 aylık tabloda, onlarca sağlık çalışanı yaralandı.

Bir hastaneye direkt roket atıldı..

Böyle bir tabloda..

Türk Tabipler Birliği’nin hangi açıklamayı yapmasını beklersiniz?

“Eli kanlı teröristlere karşı, devletimizin güvenlik güçlerinin yayındayız. Alınan her tedbirin arkasındayız” açıklamasını; değil mi?

Bunlar ne yapıyorlar?

Buyrun birlikte okuyalım: 

“Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Emniyet güçleri, çatışan bütün taraflar uluslararası kurallara uymalıdır. Sağlık tesisleri hiç bir şekilde askeri amaçla kullanılamaz.”

Dikkat ettiniz değil mi?

“Çatışan taraflar” diyor, meslek kuruluşunun açıklamasını, kim kaleme aldı ise, o hokkabaz..

Ulan hokkabaz..

“Çatışan taraf” ne demek?

Orda iki ayrı devletin askerleri mi var?

Orda, yasal iki ayrı taraf mı var?

Birisi asker..

Devletin Anayasa çerçevesinde görevlendirdiği ve kamu görevi çerçevesinde vazife gören memurlar..

Diğerleri de teröristler..

Siz böyle bir ortamda, “Çatışan bütün taraflar” ifadesini nasıl kullanırsın?

Teröristlere “Terörist” demeden, “uluslararası kurallara uymaları”gerektiğini nasıl söylersin?

Teröristin hukuku mu olur ki, kuralı olsun!

Teröristin vicdanı mı olur ki, kurala uysun!

•

Kendi meslektaşlarına da hakaret ediyor, hokkabaz.

“Çatışan taraflar” deyince..

Sanki doktorlarla, teröristler çatışıyormuş gibi bir anlam çıkıyor.

Öyle ya..

Doktorlardan, ambulans şoförlerinden, hemşirelerden de ölenler olduğuna göre..

O bildiriyi kaleme alan hokkabaza göre, onlar da “çatışan taraflar” olmalı!

“Hokkabazlık” dedik ama..

Hiç lamı cimi yok, “teröriste yardım ve yataklık” bu!

•

Devam ediyor, o açıklamayı kaleme alan hokkabaz kim ise..

“Sağlık çalışanları, doktorlar, hemşireler öldürülüyorsa, ambulans şoförleri öldürülüyorsa, korkunç bir noktaya sürüklendiğimiz, adı konmamış bir savaşın içinde olduğumuz açıktır.”

Bunu yazan bir tabip ise..

Bir sağlık çalışanı ise..

Meslektaşının öldürülmesini.. 

Mesai arkadaşlarının öldürülmesini “kınama”ya bile değer görmüyor ve“adı konmamış savaştayız” şeklinde, adeta teröristleri haklı görecek bir ifade kullanarak mazur görmeye çalışıyorsa..

Artık sözün bittiği yerdeyiz..

Güneydoğu’da terörist aramaya gerek yok..

Teröristin destekçisi, Ankara’da..

Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşunun içinde demektir..

Bu bildiriyi yazan kim ise..

Onu alıp, cezaevine tıkmadıktan sonra..

Teröre verdiği desteğin hesabını, bu hainden sormadıkça..

17-20 yaşlarındaki kandırılmış eli silahlıları etkisiz hale getirseniz ne olacak?

•

Bana sorarsanız..

Eline silah bile almış olsa..

Teröristleri belki affetmek gerekir..

Ama.

Eli kalem tutan..

Mürekkep yalamış…

Onlarca, yüzlerce genci kandırabilecek, ellerine silah almasını sağlayabilecek konumdaki “okumuşâ€lar..

Yine de hainliğe soyunuyorlarsa..

İşte onlar, kesinlikle affedilmemeli..

İster doktor olsunlar.. İster profesör!

http://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/ali-karahasanoglu/doktor-olduruluyor-tabipler-birligi-catisma-diyor-13122.html