‘Seanslarda uyuyan doktor gördüm’

 

Derya ÖZTÜRK / GAZETE HABERTÜRK

17 yaşında baş ağrısı ve mutsuzluk şikâyetiyle gittiği psikiyatrın ardından, “40 yıl doktor doktor dolaştığını” söyleyen Eyüp Turan Reyhan, yaşadıklarını “Bir Psikoterapi Mağdurunun Anıları” isimli kitapta topladı. Reyhan, “Beni tedavi edemedikleri gibi, hayatımı altüst ettiler. Terapi adı altında, hiçbir şey yapmadan para alıyorlardı. Seansta uyuyan psikiyatr bile gördüm. Benim gibi pek çok mağdur var” diyor.

Psikiyatri doktorlarının, hastalarını anlattıkları kitapların ardından; bu kez kendisini “psikoterapi mağduru” olarak tanımlayan Eyüp Turan Reyhan adlı vatandaş, 40 yıldır devam eden tedavi sürecinde karşılaştığı doktorların kitabını yazdı. 17 yaşında henüz bir lise öğrencisiyken baş ağrısı ve mutsuzluk şikâyetiyle gittiği psikiyatrın ardından, 40 yıl devam edecek bir “tedavi olamama” sürecine girdiğini ve doktor doktor dolaşmasına rağmen ruhsal sorunlarına çözüm bulunamadığı gibi hayatının da altüst edildiğini savunan Reyhan, “Türkiye’de ciddi bir psikoterapi sorunu var ve bu nedenle benim gibi acı çeken çok fazla insan bulunuyor. Bu sorunun bir çözüme kavuşmasını istediğim için, ‘Bir Psikoterapi Mağdurunun Anıları’ adlı kitabı yazdım” dedi.

‘HİÇBİR ŞEY YAPMADAN PARA ALIYORLARDI’

Gittiği sayısız doktor arasında Türkiye’nin tanıdığı ünlü isimlerin de olduğunu belirten Reyhan, yaşadıklarını şöyle anlattı: “Yıllarca kullanmadığım ilaç kalmadı. Hatta bir doktor yüzünden, uzun süre şizofren olduğumu zannettim. Terapi adı altında, hiçbir şey yapmadan para alıyorlardı. Bir gün gittiğim doktorlardan birine yine her zamanki gibi bir şeyler anlatıyordum. Bir süre sonra beni dinlemediğinden şüphelendim. Kalkıp kendisine yaklaştığımda doktorun uyuduğunu fark ettim. Durum işte bu kadar vahim. Yıllar sonra, Almanya’da psikoterapi eğitimi görmüş bir doktorun, şikâyetimin 8 yaşında yaşamış olduğum bir travmadan kaynaklı olduğunu keşfetmesiyle tedavi olabildim. Türkiye’de psikoterapist yetiştiren bir okul yok. Fakat psikoterapiye ihtiyaç duyan insan sayısı oldukça fazla. Bu boşluğu gören psikiyatrlar da, bu konuda eğitim almadıkları halde bu işi yapabileceklerini düşünüp terapistliğe başlıyorlar. Düşünün ki, tedavi sürecimde karşılaştığım hekimlerin içinde 1940 yılında mezun olmuş, psikiyatri bile okumamış fakat Türkiye’de oldukça tanınan isimler vardı.”

‘HEPSINI SUÇLAMIYORUM’

Bütün psikiyatrları suçlamadığını söyleyen Reyhan, “Ama kitabımın yayımlanmasının ardından Türkiye’nin birçok yerinden çok sayıda telefon aldım. Bu konuda çok sayıda insanın mağdur olduğunu gördüm. Almanya’da nasıl psikiyatrlara belli bir özel eğitimden sonra psikoterapist unvanı veriliyorsa, Türkiye’de de buna benzer bir çalışma yapılmalı” dedi.