Pazartesi , 23 Aralık 2024

Van’da prematüre doğduğu hastanenin aynı servisinde doktor oldu

25 yıl önce prematüre olarak doğdupu Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Dursun Odabaş Tıp Merkezi’nde göreve başlayan Ferhat Bucağa, sağlığına kavuşmasını sağlayan doktorlarla birlikte çalışıyor.

Van’da Şahabettin ve Songül Bucağa çiftinin iki çocuğundan biri olan Ferhat Bucağa, 1998’de hastanenin kadın doğum servisinde 630 gram olarak dünyaya geldi.

Yaşam savaşını kazandı, büyüdü ve tıp okudu

Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde verdiği 2,5 aylık yaşam mücadelesinin ardından iyileşerek ailesine teslim edilen Bucağa, başarılı bir eğitim sürecinin ardından kazandığı Van YYÜ Tıp Fakültesi’ni de dereceyle bitirdi.

O da kendisi gibi doğan bebekleri kurtarıyor

AA’nın haberine göre; insanların dertlerine çare olabilmek için doktor olmayı seçen ve hayata tutunduğu yenidoğan yoğun bakım ünitesinde göreve başlayan Bucağa, kendisi gibi prematüre doğan bebeklerin sağlığına kavuşması için çaba harcıyor.

Tedavisiyle yakından ilgilenen doktor ve hemşirelerle birlikte çalışan Bucağa, çocukluğundan bu yana doktor olmanın hayalini kurduğunu ve bunun için çok çalıştığını söyledi.

“Hikayem beni çok mutlu ediyor”

Prematüre olarak dünyaya geldiği hastanede göreve başlamanın farklı bir duygu olduğunu anlatan Bucağa, şunları kaydetti:

“Hikayem beni çok mutlu ediyor. Burada 630 gram olarak dünyaya geldim. O yıllarda benim ağırlığımda doğan bebeklerin yaşama şansı çok düşüktü. Hastanemizde 1996 yılında yenidoğan yoğun bakım ünitesinin açılmasıyla 500-600 gramlık bebeklere daha iyi şartlarda müdahale edilme imkanı oldu. Ben de hayata tutunmayı başaran o şanslı bebeklerden biriyim. O günler anlatılırken annemin gözleri dolar. ‘Yaşayacağını hiç beklemiyorduk’ diyorlar. Şu an aynısını buradaki hasta yakınlarında görüyorum. Anneler çok üzgün. Aileler bana sürekli ‘Bebeğimiz çok küçük, nasıl büyüyecek? İyileşecek mi?’ diye soruyorlar. Ben de onlara kendi hikayemi anlatıyorum. Bunu duyunca çok mutlu oluyorlar. Hatta ‘Hocam çocuğumuza siz baksanız, büyüyünce sizin gibi doktor olsun’ diyorlar. Burada ‘yaşamaz’ denilen prematüre bebekler yaşıyor, büyüyüp doktor oluyor ve ‘yaşamaz’ denilen çocukları yaşatmaya çalışıyor. Çok mutlu oluyorum. Burada olmak güzel bir duygu.”

Bir yanıt yazın